Ufuk Avrupa Programı Kurumsallaşmış Ortaklıklarından olan Temiz Hidrojen Ortaklığı arka planında söz sahibi olan Hydrogen Europe ağı tarafından Hidrojen Altyapısı Raporu yayınlandı. Hidrojen altyapısının ne anlama geldiğine dair kapsamlı bir genel bakış sunan Rapor, hidrojen ekonomisini yaygınlaştırmak için ihtiyaç duyulan altyapı türlerini ve hidrojen altyapısının Avrupa enerji ekosisteminin karbonsuzlaşmasındaki rolü ve önemini ortaya koymaya çalışmaktadır. Belge ayrıca, bu altyapının hayata geçmesinin önündeki zorlukları ve somut politika önerilerini de detaylandırıyor.
Bilindiği üzere, Avrupa Komisyonu, 2040 yılı sera gazı azaltım hedeflerine ulaşmak için hidrojenin genişletilmesinin kritik bir öncelik olduğunu açıklamış ve Avrupa Hidrojen Stratejisi'nde ise belirlenen 10 milyon tonluk hidrojen üretim hedefinin ötesine geçilmesi gerektiğine dikkat çekmiş ve sonrasında yayınlanan REPowerEU planı kapsamında 2030'a kadar 20 milyon ton yenilenebilir hidrojenin ithal edilmesi ve yerel olarak üretilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
Raporda, sanayi süreçlerinin karbonsuzlaştırılması ve yenilenebilir enerji kaynaklarının sisteme entegrasyonu için büyük önem taşıyan hidrojen için hem yerel hem de uluslararası alanda büyük ölçekli altyapının kurulmasına ihtiyacının bulunmakta olduğu ve bu altyapının, özellikle enerji güvenliği ve uluslararası rekabetin arttığı bir dönemde, temiz gaz ihtiyacını karşılamanın yanı sıra elektrik şebekesinin genişletilmesini de destekleyecek nitelikte olması gerektiği belirtilmektedir.
Avrupa'nın gelecekteki enerji sisteminin hidrojenin yanı sıra çok modlu bir yapıya evrileceğine dair değerlendirmelerin yer aldığı raporda, yeni sistem ile birlikte elektrifikasyonu tamamlayacak yenilenebilir enerji kaynaklarının entegrasyonunu hızlandırılması ve nihai tüketiciler için daha maliyet etkin çözümler sunulmasının beklendiğini, ancak, bu dönüşümün önünde birçok düzenleyici, finansal ve teknik engeli de bulunduğu belirtilmektedir.
Raporda öne çıkan kısa notlar aşağıda yer almaktadır:
Hidrojen altyapısı, sektörel karbonsuzlaşmayı daha düşük maliyetle hızlandırmanın en iyi çözümüdür.
Hidrojen, elektrifikasyon ve değişken yenilenebilir enerji kaynaklarının hâkim olduğu bir enerji sistemine gereken esnekliği sağlayacaktır.
Hidrojen altyapısına yapılan yatırım, elektrik şebekelerine kıyasla nispeten mütevazı kalmaktadır.
Hidrojenin üretim kaynağına yakın üretilmesi, elektriği talep merkezlerinde hidrojene dönüştürmekten daha ekonomiktir.
Entegre bir hidrojen omurgası, maliyet optimizasyonunun önemli bir anahtarıdır – bu da Avrupa'daki enerji yoğun endüstrilerin rekabet gücünü korur.
Hidrojen omurgasının 2040 yılına kadar 50.000 km'yi aşması beklenmektedir.
Hidrojen ve türevlerinin ithalatı, Avrupa sanayisinin kısa vadeli rekabet gücü ve uzun vadeli sistem karbonsuzlaştırması için bir zorunluluktur.
Hidrojen türevlerinin taşınması, 3.000 km üzerindeki mesafeler için cazip bir seçenek haline gelir.
Yeraltı Hidrojen Depolaması, enerji yoğun endüstriler için kritik olup, değişken yenilenebilir enerjilerin en iyi ortağıdır.
Planlama ve işbirliği önemli bir rol oynamaya devam etmektedir.
Hidrojenin Sektör Entegrasyonundaki Rolü: Rapor, enerji sektörlerini (elektrik, gaz, ısı gibi) birbirine bağlamada hidrojenin önemini vurguluyor. Hidrojen, yenilenebilir enerji kullanımını maksimize edecek ve endüstrilerin karbonsuzlaşmasında, elektrifikasyonu tamamlayıcı bir rol oynayacak.
Hidrojen Omurgası: Avrupa'da üretim bölgelerini talep merkezlerine bağlayacak bir hidrojen taşıma altyapısı öneriliyor. Bu "hidrojen omurgası," mevcut doğal gaz boru hatlarının yeniden düzenlenmesi ve yeni boru hatları ile depolama sistemlerinden oluşacak. 2040'a kadar bu omurganın 50.000 km'yi aşması bekleniyor ve bu altyapının %60'ının mevcut boru hatlarından dönüştürülmesi planlanıyor.
Zorluklar ve Maliyetler: Altyapının kurulması büyük yatırım gerektiriyor. Avrupa Komisyonu, 2030'a kadar iç boru hatları için 28-38 milyar Euro, depolama için ise 6-11 milyar Euro yatırım gerektiğini tahmin ediyor. Hidrojen altyapısının elektrik şebekelerine kıyasla daha ucuz olduğu belirtilse de, planlama, düzenleyici çerçeveler ve finansman konularında büyük zorluklar mevcut olduğu için bu geçiş sekteye uğruyor.
Depolama ve İthalat: Hidrojen depolama altyapısı, özellikle yeraltı depolama seçenekleri, enerji güvenliği ve esneklik açısından kritik bir rol oynayacak. Avrupa'nın gelecekteki hidrojen talebini karşılamak için küresel bölgelerden hidrojen ithalatının da gerekli olduğu vurgulanıyor, çünkü Avrupa yeterli miktarda hidrojen üretemeyecek.
Politika Önerileri: Rapor, AB genelinde hidrojen depolama stratejisi geliştirilmesi, hidrojen ithalatının desteklenmesi ve TEN-E gibi düzenlemelerin hidrojen projelerine uyumlu hale getirilmesi gibi çeşitli politika önerileri sunuyor.
Rapora ulaşmak için lütfen tıklayınız.